Mihrullah Ahir Zaman
Mihrullah Ahir Zaman
Elif Kervanı'nda bir aşık seyyah olmak birçok kişinin gönlünde kaynayan bir dilek olsa da, bu aşk yoluna revan olmanın bir bedeli, bir külfeti, bir zahhmeti var ve elbette herşeyden evvel bunda kişinin nasibi olmalı!
Hulusi Eryılmaz; Söz'ün, Söz Ötesi'ndeki anlamına, bu anlamın yükünü sırtlanmaya davet ederken uyarıyor bizleri: "Bir bak kendine! Harflerden önce yüreğin taşıyabilir mi bu sıkleti?" diyerek... Zira asıl maharet, kelimelerin zahiri anlamından öte, deruni anlamının yüklerine kalbinin kantarını açabilmekte...
"Yükü yüklendim, yola koyuldum" demekle de bu yolculuğun hakiki seyyahlardan olunmayacağını; asıl gönül yolculuğunun, kişiin Elif'in sırrındaki işaretlere vakıf olarak kainata sığamayan ama davet edildiğinde, davete icabet ederek kalbe misafir olan Yaratıcı'sını misafir eden kalbini arındırması, temilemesi, doğduğu günkü gibi saf ve berrrak halde tutması, o hale getirmesi ile gerçekleştirilebileceğine de şöyle işaret ediyor müellif: "Bu yolun yolcusu çoktur, aşığı az... Her gördüğünle zaman kaybetme. Bil ki, hakiki aşıklar hasrete hiç dayanamaz."
Elif sembolünde Allah'a olan aşkın güzergahında latif, nahif ve leziz sözcükler demetiyle gönlümüzü rengarenk aşk çiçekleriyle bezeyen Hulusi Eryılmaz, Mihrullah/Elif Aşk Kapısı kitabı ile hakiki bir mümin olmanın, Elif gibi dimdik durmanın, sabır, sebat, dua ve şükür ile zorlukların üstesinden gelerek her daim ümitvar olmanın ir gönül krokisini sunuyor okurlara...
"Sözlerin dermanı kalmadı! Sükut, rikkat ve duaya bırakalım Elifimizi" diyen Yazar, gönlünden geçen samimi hisleri bilgi ve hikmetle harmanlayarak derin bir tefekküre, şahsi muhasebeye, kalbi ve ruhu yeniden arındırıp toparlamaya davet ediyor bizleri Elif'in sembolünde...
Elif Aşk Kapısı'nı sizler için aralayan Yazar, envai hikmetlerle donatılmış gönül sofrasında Elif gibi bir ziyafete davet ediyor sizleri...